Şimdi Ne Olacak?

Olmadı. 2010'da yokuz.
Bosna maçından sonra beklediğimiz mucize gerçekleşmedi ve Dünya Kupası'na gitme şansımız "matematiksel olarak" da bitti. Bu "başarısızlığın" faturasının, 2 yıl öncesinin "başarısının" faturası gibi Terim'e kesilmesi normal, zaten imparator kendi kendine kesti bu faturayı.
Şimdi yeni bir başlangıç için yeni bir plan yapılması gerekli. Bu planı yapması gerekenlerin dışında (TFF), yıllarını futbolumuz hakkında yorum yapmaya adamış ilgili ilgisiz, bilgili bilgisiz, yalancı doğrucu bir sürü insandan bir ton gürültü,tavsiye,öneri,fikir... duyacağız. Kısaca, futbolda gündem bir hayli meşgul olacak. Herkes bir teknik direktör ismi söyleyecek, kimi Rıdvan gelsin, kimi Ertuğrul gelsin diyecek. Yetmeyecek, yerli mi olsun yabancı mı olsun soruları sorulacak, Lucescu ismi öne çıkacak :) İnsanlar saatlerce bu anlamsız soru üzerine kafa yoracak.
Benden de bir öneri:
Bank Asya'da (Eski 2.lig) şampiyon olan takımların şampiyon olur olmaz teknik direktörleri ile yollarını ayırdıklarına çok kez şahit oldum, olmuşuzdur. Her defasında da çok garipsedim. Neden başarılı olmuş birisini gönderirsin ki takımdan? Adamların bir bildikleri vardır dedim! Katılabildiğimiz turnuvalarda elde ettiğimiz başarılar, bir sonraki turnuva için beklentileri zirveye taşıyor ancak, her seferinde moraller dibe vuruyor. Düşünüyorum da milli takım da her başarılı turnuvadan sonra teknik direktör değiştirirse (Şenol Güneş 2002 ve Fatih Terim 2008) belki bir dikiş tutturabiliriz.

Yorumlar

Serhat S Bucak dedi ki…
Cok mantili. Yalniz o takimlar futbolcularinin cogunu da degistiriyor. Milli takimin da havaya giren futbolcularini degistirmesi mantiksiz olmaz.

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Adın ne?"

Skibbe!