Turkcell Super Lig - Hafta 1

Merakla beklenen yeni sezon başladı. İlk hafta maçları her sezon olduğu gibi düşük tempolu, pozisyon olarak fakir maçlardı. İklim koşulları ve daha sezonun ilk haftasında olmamız bu sefer de bahane olarak gösterilebilir.
***
Geçtiğimiz sezonun şampiyonu Beşiktaş aslında galip gelebileceği bir maçtan berabere ayrıldı. Takımın ileri uç oyuncuları girdikleri pozisyonları neticelendiremeyince takım 1 -1 ile yetinmek zorunda kaldı. Ernst- Fink ikilisi beraber oynamaya alıştıkça Beşiktaş'ın daha da etkili olacağına inanıyorum. İ.B.B. ise bu sezon da süprizler yapmaya devam edecek gibi gözüküyor. İbrahim Akın'ın attığı gol defalarca izlenebilecek güzellikte bir goldü.
***
Sivasspor geçen sezon evinde yakaladığı başarılı seriyi bu sezon henüz ilk maçtan bozdu. Takım olarak oyunun genelinde dağınık ve uyumdan uzaktılar. Sivasta oynanan Anderlecht maçının bence en iyi adamı Cihan orta sahada ayakta durabilen tek isimdi ancak o da maçın sonlarına doğru yorulup oyundan alınınca Trabzon, karşısında beklediğinden daha dirençsiz bir Sivasspor buldu ve bunu değerlendirmesini bildi. Trabzonspor'da Alanzinho'nun bencillikten uzaklaşması halinde çok yararlı bir oyuncu haline dönüşeceği açık. Hüseyin'in olmadığı bir kadroda Trabzon daha hızlı ve ileriye dönük bir oyun oynayabildi. Ceyhun Gülselam ise uzaktan ne kadar büyük bir tehlike oluşturduğunu rakiplere gösterdi.
***
Galatasaray geçen sezonda çok sancılı geçen deplasman maçlarına oranla taraftarlarına daha rahat bir maç izletti. Orta sahası dışında olumlu bir oyun ortaya koydular. Galatasaray orta sahasında Arda ilerideki etkili oyununa rağmen geriye dönüşlerde geç kaldığından Ayhan ve Sarp çok geniş bir alanı kontrol etmeye çalıştılar. Bunun sonucunda hem çabuk yoruldular hem de ileriye yardım götüremediler. Bu sebeple ileri uç ve savunma hattı arasındaki mesafe fazlalaştı ve Antep'in daha kolay pozisyon bulmasına neden oldu. Neticede Galatasaray kazanmasını bildi. Maçta dikkatimi çeken 2 husus vardı. Bunların ilki Rijkard'ın maça Aydın ile başlaması ve maçın sonuna kadar onda ısrar etmesiydi. Bence gereksiz bir ısrardı lakin Aydın maç boyunca olumlu bir iş yap(a)madı. Diğer önemli nokta kaleci Leo Franco ile ilgili. 2000'de Galatasaray'a karşı oynadığı maçta uzaktan yediği aşırtma gollerden midir nedir bilmem ama Leo kapattığı köşe direğine fazla yakın duruyor bu da diğer köşenin boş kalmasına sebep oluyor. Kaleyi tutabilecek herhangi bir topun da gol olma olasılığını artırıyor. Dikkat etmesi gerek!
***
Vukuatlı geçen Denizlispor - Fenerbahçe maçlarına bir yenisi daha eklendi. Maça güzel hazırlanmış bir golle başlayan Fenerbahçe, oyunu istediği gibi yönlendirdi ve maçın sonlarında bulduğu golle zorlanmadan galip geldi. Fenerbahçe bu sezona her zamankinden daha hırslı ve "takım" olarak başladı. Özellikle Emre, Guiza ve Dos Santos süreklilik ve istikrarı yakalarsa takıma ligde ve Avrupa'da büyük işler yaptırırlar.
***
İlk hafta itibariyle Bursaspor da sezona galibiyet serisiyle başlayıp sonradan hız kesmeye aday Anadolu kulübü olma yolunda ilk adımı attı. Dileriz hız kesmezler!
Ayrıca bu hafta Ankaragücü'nden Ceyhun'a da parantez açmak lazım. Sahalarda az rastlanacak bir şekilde aynı maçta iki serbest vuruş golü birden atarak ligin ilk haftasında izleyenler için futbol adına güzel hareketler sundu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

"Adın ne?"

Skibbe!